Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önünde açılan ateş sırasında şehit olan Özgür Gençer, abisi Şener Gençer ile Sincan Organize Sanayi Bölgesinde imalat işleriyle uğraşıyordu. Evli olan Gençer, geride bir eş ve gözü yaşlı iki evlat bıraktı.
Gençer ailesi, darbe girişimine karşı durmak için sokağa döküldü o gece. Ağabey Şener Gençer, Etimesgut Zırhlı Birlik’e, büyük ağabeyi ve Özgür Gençer de Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne gitti. Şener Gençer, kardeşiyle son konuşmaları ve o geceye dair şunları paylaştı:
"Özgür büyük ağabeyimle beraberdi. O da yaralandı. Beştepe'de Millet Camisinin önünde 5 kişinin şehit olduğu son bombada kardeşim de şehit oldu. Cumhurbaşkanlığı Külliyesine ilk gidenlerden biriydi. Sabaha karşı eve geliyor, yemek yiyor. Evde duramadı abdestini alıp tekrar gidiyor. Orada büyük ağabeyimle buluşuyorlar. Millet Camisinin önünde karşılaşmışlar. Orada ikinci bomba onların üzerine atılmış. Ben Zırhlı Birliklerin ordayken onlar bana resim gönderiyorlardı, ben onlara oradaki durumu çekip resmini gönderiyordum.
Sabah Özgür’ün yanındaki arkadaşı aradı. ‘Hastaneye gelin, Özgür yaralı’ dedi. Ağabeyimi aradım, ona da ulaşamadım. Meğer o da yaralıymış. Hastanede öldüğünü söylediklerinde bizim için kıyamet koptu. Son olarak, 'Abi, sen orda dur, biz de burda. Bugün çıkmayacağız, ne zaman çıkacağız' dedi. Oradayken konuştuk. Sosyal medyadan herkesi çağırmış. Ağabeyimle ikisi kalabalığa karşı selfie yapmışlardı. 2 yaşında Ömer, 8 yaşında da Eren adında bir oğlu var. Büyük oğlana babasının ölmediğini şehit olduğunu söyledik. Küçük olan Ömer’e bunu anlatmak zor. Gördüğü herkese baba diyor."
