Mustafa Yaman, Emniyet Genel Müdürlüğünün Gölbaşı'ndaki kampüsünde, Özel Harekat Daire Başkanlığının bulunduğu yerdeki Şehitler Camisi'nde görev yapıyordu. Yaman, ilk saldırıyı duyduktan sonra düşünmeden yardıma koştu. Birlikte görev yaptığı 48 yaşındaki müezzin Hasan Hüseyin Alkır ile caminin cemaati de olan polislere yardım için çabalayan, biri 3 diğeri 5 yaşında iki çocuk babası Yaman, Özel Harekat Daire Başkanlığının hedef alan ikinci saldırıda yaşamını yitirdi.
Patlama sırasında yaralanan ve 3 gün yoğun bakımda, 7 gün hastanede yatan müezzin Alkır, o gece yaşadıklarını anlattı.
Mustafa Yaman'ın, ilk patlamanın ardından oğlu 24 yaşındaki Tayfur ile kendisini aldığını ve otomobille gitmek istedikleri yere polisler bırakmayınca ara yolları kullanarak Özel Harekat Daire Başkanlığı'na ulaştıklarını söyledi. Bazı arkadaşlarının "Tehlike var gitmeyin" demesine rağmen cemaatlerinin yanında olmak için düşünmeden koştuklarını anlatan Alkır, Özel Harekat polislerinin kendilerine karşıladığını ve "Bugün de beraberiz" dediklerini söyledi.
Alkır, "Araç bin" talimatı verildiğinde kenara çekildiklerini belirterek, o sırada yaşadıklarını şöyle anlattı:
"Araç bin yapıldı. Biz de dedik ki kendi kendimize, 'Kenara çekilelim, onlar da hazırlığını bitirsin'. Kenara çekildik, bana bir telefon geldi. 'Hocam bir ihtiyaç var mı, gelelim mi?' diye sordu. 'Yok' demeye kalmadan bir bomba atıldı. Nizamiyeye düştü. Hem araçtakiler hem bizim üzerimize bina uçtu. Binanın altında kaldık. Allah nefes verdi. Bir anda kelime-i şehadet getirerek molozları ittim, hava deliği açtık. Oradan çıktım. Etrafıma baktım ki her taraf yanıyor. Ben Mustafa’yı aradım, o da yanımda uzanmış yatıyor. Kaldırdım kafasını kucağıma koydum. Bağırmaya başladım, o anda polisler geldi 3 kişi yardımımıza. Beni toprağın içinden çıkarttılar. İkisi de kaldırmak için uğraşıyorlardı. Sivil arabayla hastaneye ulaştırdılar. Oraya gitmemiş olsaydık kendimizi affetmezdik. En azından karınca misali safımızı belli ettik."
Askeri lojmandaki camide görev yapan imam şehit düştü
'Ailesi ailemiz çocukları çocuklarımızdır'
